Unutulmuş bir dünyadır. Düşünceler içinde boğulacağınız bir yerdir burası. Burada acı, hüzün ve gözyaşı vardır. Mutluluk yoktur burada.Kolay kolay yolu bulunmayan bir giriş birde çıkış kapısı vardır,birde gizli bir geçit. Bu giriş ve çıkış kapılarını adları aynıdır. Ayrılık-1 giriş kapısı, ilk ayrılığın olduğu an. Terk edilme. Ayrılık-2 ise bu dünyadan çıkış kapısıdır. Bu kapının bir diğer adı da "Sonsuzluk Geçidi"dir. Bu kapıda ölüm vardır ve sonsuz yaşam vardır. Birde gizli bir geçit vardır mutluluk dünyasına giden ancak bu geçidi bulan yok denilecek kadar azdır. Bu dünya da ne var? Ne mi var. Dediğim gibi acı, hüzün ve gözyaşı. Çeşitli melodiler eşliğinde acı dolu sözleri olan şarkılar, anlatılan yitik masallar,inanılmayan hikayeler ve sevgisi biten; yüreğini avuçlarında taşıyan insanlar... Birde umudu bitenler için yüreğini yakıp küllerini dökebilecekleri bir nehir, Hüzün Nehri var. Burada herkesin yitirilmiş bir hikayeleri var.Ve her gece olduğunda acı dolu melodilerle anlatılır bu hikayeler.Ve bu hikayelere biride;
SONSUZLUK GEÇİTİ
Yardım edin yatırın beni topraklara
Bırakın artık uyuyayım
Rahatsız etmeyin
Sonsuz uykumla beni baş başa bırakın
Aşk,aşk,aşk...
Sana sesleniyorum
Sonsuzluk Geçidinden bana bak
Kırık kalpler bıraktım sizlere oyuncak olsun diye
Tek bir gözyaşı bile dökme
Boşunadır deymez taş yüreğinize
Kurtulacağım bu kötü insanlardan
İyi olanlar benim geçtiğim geçitten gelecek
Ve tatlı sulardan içecek
Mavi denizlerden, ot bitmeyen bahçelerden geçecek
Ve bu deli sizleri sevmeyi,sevişmeyi öğretecek
Beni bulun ve İZLERİMİ TAKİP EDİN.....
20 Ağustos 2008 Çarşamba
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder